Erken doğum (Preterm eylem), 20. gebelik haftasından sonra ve 37. gebelik haftasından önce gerçekleşen doğumdur. Bu haftalarda gelişimini tamamlamadan doğan bebeğe de prematüre bebek denilmektedir. Tüm gebeliklerin %10-15’inde görülmekle birlikte anomaliye bağlı olmayan bebek ölümlerinin %75-80’nden, tüm bebek ölümlerinin de 2/3’ünden sorumludur.
Aralıklarla gelen kasılmalar: Doğumun olabilmesi için rahimde kasılmalar olması ve bu kasılmaların rahim ağzını açacak kadar şiddetli ve sürekli olması gerekir. Genelde belde ve kasıklarda adet sancısı benzeri kasılmalar hissedilir. Anne adayı bunu karnında sertleşme olması şeklinde tarif edebilir. Bu ağrıların istirahatle geçmemesi ise erken doğum lehinedir.
Lekelenme, Nişan: Halk arasında nişan olarak adlandırılan kanla karışık sümüğümsü akıntının gelmesi erken doğum tehdidini düşündürür.
Baskı: Erken doğum tehdidi geçiren pek çok gebe bebeğinin aşağıya doğru baskı yaptığından bahseder.
Yukarıda bahsettiğimiz şikayetleriniz varsa hemen uzanın, bir miktar sıvı alın ve sakinleşmeye çalışın. Bir saat içinde bulgularda gerileme olmadı ise hemen doktorunuza başvurun.
Hastaya vajinal muayene yapılarak rahim ağzının açıklığı ve incelmesi tespit edilir. %80 silinme ve 1 cm’den fazla açıklık erken doğum lehinedir. Hemen NST yapılarak kasılmaların şiddeti ve sıklığı tespit edilir. 20 dakika da 4 veya üzerinde kasılma sıklığı olmalıdır.
Bu muayeneler esnasında zarların yırtılıp yırtılmadığına da dikkat edilmelidir. Daha sonra seri vajinal muayenelerle açılma ve incelmenin ilerleme hızı takip edilir.
Ultrasonografi ile de bebeğin durumu değerlendirilir.
Tanı konduktan sonra ilk yapılması gereken hastanın hastaneye yatırılmasıdır. Hastaya yatak istirahati sağlanır ve bu arada sakinleştirici uygulanıp damardan sıvı verilir. Pek çok erken doğum sadece bu sayede bile engellenebilmektedir. Ancak ciddi durumlarda damardan doğum sancılarını durduracak ilaç (Prepar) uygulamasına geçilir. Erken doğum tehdidinde ağrıların durdurulmaya çalışılması için yapılan tedavi ‘TOKOLİZ‘ olarak adlandırılır.
Tokoliz tedavisinin erken dönem amacı doğumun en az 24-48 saat geciktirilmesidir. Bebeğin akciğer gelişimine destek olmak için uygulanan steroid tedavisinin etkili olması için bu süre gereklidir. Erken doğum olgularında 24-34. gebelik haftalarında bebeğin akciğer olgunluğunu artırmak için halk arasında ‘erken doğum aşısı’ olarak adlandırılan kortikosteroid iğneleri yapılmalıdır.
Yapıldıktan sonra bu ilacın etkisi 7 gün devam eder. Uzun dönem amacı ise doğumun mümkünse 34-37. haftaya kadar geciktirilmesidir. Tokolitik tedavi rahim ağzı açıklığının 4 cm.’i aşmadığı durumlarda tercih edilmelidir. Ayrıca annede şiddetli tansiyon, kalp hastalığı, enfeksiyon bulguları, hipertiroidi varsa; bebekte solunum sıkıntısı, gelişme geriliği, ciddi sakatlık varsa veya bebek ölmüşse, plasental ayrılma mevcutsa tokoliz tedavisi uygulamak kontrendikedir.