Yumurtalık kisti içi sıvı dolu yapılardır. Boyutları birkaç santimetreden 30-40 santimetreye kadar olabilen çok değişken büyüklüktedirler. İçi sıvı dolu keselerdir. Hemen hemen her yaş grubunda görülür. Bunların çoğu hiçbir şikayet yapmadan oluşur ve kendiliğinden kaybolur. Tesadüfen muayene sırasında görülürler. Hemen hemen her kadının hayatının bir döneminde yumurtalık kisti oluşur. Aslında iyi huylu olmalarına rağmen ,kötü huylu olduğu kanısı var olduğu için kadınların korkulu rüyası haline gelmiştir.
Yumurtalıklarda görülen kistlerin büyük bir kısmı iyi huyludur !
Üreme çağındaki kadının yumurtalığı içinde 2-10 mm çapında birçok kist bulunur. ( yumurta kistleri;folikül kistleri ) her ay bu kistlerden biri büyümeye başlar ve adetin14-15. günlerinde çatlayarak yumurtlama oluşur.
Tıpkı çok şişen bir balon gibi, kistlerde büyüdüğünde patlayabilir. İlişki, egzersiz hatta muayene sırasında oluşan basınç bile kisti patlatabilir. Anlık ‘’ bıçak saplanma ‘’ şeklinde ağrı olur ve zamanla ağrının şiddeti azalır. Ancak patlama sırasında büyük bir damar ucu açılmışsa karın içine kanama olur. Kanamanın arttığı durumlarda ameliyat gerekebilir
Daldan sarkan olgun bir elma nasıl yerçekimi ve kendi ağırlığı ile sapı etrafında dönüyorsa, bazen yumurtalık kistleri de aynı mekanizma ile yumurtalığı döndürebilir. Akut apandisit ile karışacak boyutta karın ağrısı oluşur. Yumurtalığa giden damarlarda dolaşım bozulacağı için yumurtalık kalıcı olarak hasar görebilir.
Gençlerde en sık rastlanan kisttir. Gelişen yumurtanın çatlamaması ve büyümeyse devam etmesi sonucu oluşur. Genellikle 3- 5 cm boyutundadır. Çoğu kadında hiçbir şikayete neden olmadan birkaç ay içinde kendiliğinden kaybolur. Kasık ağrısı ya da adet düzensizliği yapabilir. Kistin boyutları ultrason ile takip edilir, giderek boyutları artarsa veya kaybolmazsa tedavi gerektirebilir.
Normalde her kadında yumurtlama gerçekleştikten sonra yumurtalıkta korpus luteum denen yapı oluşur. Eğer gebelik oluşmadıysa bu yapı kendiliğinden kaybolur.Nadiren bu kaybolma gerçekleşmez ve korpus luteum içi sıvı ve kan dolu bir kist haline gelir. 4- 5 cm boyutlarında fazla şikayete neden olmayan kistlerdir, kendiliğinden birkaç ay içinde kaybolur. Bazen adet gecikmesi ve kasık ağrısı görülebilir.
Kistin içine kanama olursa hemorajik yani kanamalı kist denir. Adet düzensizliği ve kasık ağrısı yapar. Adetle beraber kaybolur. Kaybolmayanlarda ise doğum kontrol hapları ile tedavi edilir.
Genellikle genç kadınlarda görülen 5-10 cm civarında kistlerdir. Bu kistlerin içerisinde kemik,diş,saç, yağ dokusu bulanabilir.Torsiyon olma olasılığı fazladır.
Dermoid kist daha geniş anlatılmıştır.
Rahmin en iç tabakası endometriumun yumurtalıkta bulunması ve her adet döneminde yumurtalık içine kanayarak kistleşmesi sonucu oluşur. İçinde çikolata kıvamında bir yapı olduğu için bu adı almıştır.
Endometriozis konusunda daha geniş anlatılmıştır.
En sık üreme çağındaki kadınlarda görülür. Asla kendiliğinden kaybolmazlar. % 25- 30 oranında kansere dönüşebilirler. Diğer kistler gibi genelde şikayet vermezler ve tesadüfen görülürler. İki taraflı ise kanser olma olasılığı fazladır. Tedavisi kesinlikle ameliyattır.
İnsanda görülen en büyük kistik yapıdır.30 cm boyutuna kadar ulaşabilir. Genelde tek taraflıdır ve kanserleşme olasılığı düşüktür. Genelde belirti vermezler, adet düzensizliği yapmazlar. Boyutları çok büyük olduğu için kasında şişlik ve bası bulguları olur. ( Sık idrara çıkma, kabızlık ) Büyüdükçe patlama olasılıkları artar. Tedavisi ameliyattır.
Fonksiyonel kistler genellikle kendiliğinden kaybolur. Kistleri küçültme amacı ile doğum kontrol haplarını veya progesteron içeren preparatları çok sık kullanırız.Kaybolmayan kistlerde ise tedavi cerrahidir. 5 cm den küçük kaybolmayan kistler takip edilebilir. Takip sırasında tümör belirteçlerine de mutlaka bakılmalı, doppler ultrason ile kan akımı ölçülmelidir. Tümör belirteçleri artıyorsa ameliyat edilmelidir.
Doğum kontrol hapları yumurtalıklarda kist gelişmesini önler !
Menopoz sonrası saptanan yumurtalık kistleri ve kitleleri aksi ispat edilene kadar kanser olarak düşünülmelidir. Cerrahi müdahale genellikle gereklidir.
Ameliyat hastanın ve kistin durumuna göre açık ya da kapalı (laparoskopik) yapılır.